“Varlığım Türk varlığına armağan olsun”
ÖZGÜR ÖZEL, EKREM’İ NEDEN İHBAR EDİYOR?
Şimdi bazı CHP’li dostlar yine “Yok hükümeti eleştirmiyorsun, muhalefete muhalefet yapıyorsun” diye sızlanacaktır. Ancak burada amaç kimseye muhalefet yapmak değil; kamuoyunu doğru bilgilerle aydınlatmak, yapılan yanlışları ve oluşabilecek tehlikeleri milletle paylaşmaktır. Çünkü artık AKP iktidarından sonra Türk milletinin kaybedecek bir beş yılı daha yok. Aksine, hızla toparlanmaya, yanlışları görmeye ve düzeltmeye ihtiyacımız var.
Ekrem İmamoğlu cezaevindeyken yanında duracak, onu yalnız bırakmayacak kimse yok. Bilâkis, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve çevresindeki kadro, onu yalnızlaştırmak, cezasını ağırlaştırmak ve siyasetin dışına itmek için el birliğiyle çalışıyor. Hem de göz önünde. Neden? Kendi koltukları uğruna.
İlk olarak CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, İmamoğlu’nun cezaevindeki haberleşme düzenini kamuoyuna açıkladı. Ardından İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, sinyal bozucu (jammer) taşıyan çantaları gösterdi. “Para dolu değil,” diyerek sözde savundu ama aslında Ekrem İmamoğlu’nun başını derde sokabilecek bilgiyi devletin kulağına fısıldamış oldu. Son olarak Özgür Özel, “Koğuşundaki küçük telefonla bizimle görüşüyor,” diyerek gizli iletişimi açık açık ifşa etti.
PEKİ, NEDEN?
Çünkü İmamoğlu dışarı çıktığında, önce CHP genel başkanlığını, sonra da Cumhurbaşkanı adaylığını Özgür Özel’in elinden alacak. Bu yüzden Özgür Özel ve ekibi, “İyi polis – kötü polis” oyunu oynayarak Eko’yu öne çıkarıyor, ardından da adım adım tasfiye ediyor. Kamera önünde sahiplenip perde arkasında hançer saplıyorlar.
JAMMER SORUNU NEDİR?
Türkiye’de izinsiz jammer (sinyal bozucu) kullanımı açıkça suçtur. Yargıtay kararına göre her bir jammer için 3 yıla kadar hapis cezası öngörülür. Eğer İmamoğlu bu cihazları toplu görüşmelerde kullandıysa, alacağı ceza katlanır. Üstelik bu yalnızca İmamoğlu’na değil, yanında bulunan herkese zarar verebilir. Çünkü sinyallerin kesilmesi, binlerce kişinin iletişim hakkını da engeller.
Özgür Çelik’in çantaları açıp “Güvenlik içindi,” demesi ise yargı önünde bir tür delil oluşturur. Özgür Özel’in “Küçük telefonla konuşuyor” demesi ise doğrudan Adalet Bakanlığı’na bir ihbar anlamı taşır.
YENİ BİR TEZGÂH MI KURULUYOR?
ÖZGÜR ÖZEL’İN MANSUR YAVAŞ’I CUMHURBAŞKANI ADAYI OLARAK ÖNE SÜRMEYE BAŞLAMASI HAYRA ALAMET DEĞİL. GÖRÜNEN O Kİ ŞİMDİ DE YAVAŞ HEDEFTE.
Bu yalnızca bir varsayım değil; yaşanmış gelişmelere bakıldığında, bu adımlar adeta bir yol haritası gibi okunabilir.
BÜTÜN BUNLAR NEYİ GÖSTERİYOR?
CHP’nin tepesinde çıkar kavgası yaşanıyor. Dost görünenler gerçekte birbirine düşmanlık ediyor. İmamoğlu’nun özgürlüğü dahi bazılarını korkutuyor. Çünkü Ekrem, partideki dengeleri sarsacak kadar etkili bir figür. Bu yüzden yalnızlaştırılıyor, ihbar ediliyor, cezası artırılmaya çalışılıyor.
“Kadınlara dokunmayın” diyerek vicdan çağrısı yapanlar, öte yandan eşleri üzerinden tahsilat düzeni kuruyorsa, bu yalnızca bir ikiyüzlülük değil; açıkça namertlik değil midir?
BU SADECE BİR PARTİ İÇİ ÇEKİŞME DEĞİL. BU, İNSANIN ÇIKAR UĞRUNA NASIL HARCANDIĞINI GÖSTEREN BİR SİYASET TİYATROSUDUR. HANÇER ARTIK SIRTA DEĞİL, DOĞRUDAN KALBE SAPLANIYOR.
Hoşça kalın, esen kalın..
Serkan Candaş yazdı… Ya İcraat Ya İstifa
Aysun Uysal yazdı… Toplumun Sessiz Çöküşüne Dair
Cavit Yoldaş Yazdı… Basın Özgürlüğü ve Güç Dengesi
Serkan Candaş yazdı… Gerçek delikanlılık ve adamlık, sorumsuzluk değil, sorumluluktur!
Bu Vatan Bizim, Gidecek Başka Yerimiz Yok
1 Mayıs Gelirken Adaletin ve Emeğin Zaferine Giden Yol