
Bilgiye olan merakı ve öğrenme arzusuyla şekillenen bir yaşam… Sultan Erva Özusta, çocukluğundan bu yana farklı alanlara duyduğu ilgiyi zamanla astrolojiyle birleştirmiş ve bu sonsuz disiplini kendi yolculuğuna dahil etmiş bir isim. Onun için astroloji yalnızca bir kehanet sanatı değil; kendini, başkalarını ve hayatın içindeki görünmeyeni anlamanın sembolik bir haritası. Özusta ile astrolojiyle tanışma sürecini, doğum haritalarındaki gizli sembolleri ve danışanlarının en çok merak ettiklerini tüm samimiyetiyle konuştuk.
Sultan Erva Özusta kimdir? Sizi daha yakından tanımak isteriz. Astrolojiyle tanışma süreciniz nasıl başladı?
- Bilgiye ve öğrenmeye aç, merakından neredeyse her konuda bilgi sahibi olan biri Erva. Bu huyu sebebiyle de birçok yöne savrulmuş, bir türlü sabit kalamamış ve belki de biraz kayıp biri. Çocukluğuma dair hatırladığım şeyler hep hobi değiştirmekle, heves alıp bırakmakla ilgili. Kendimi bildim bileli astrolojiye meraklıyım, birçok şeye olduğu gibi. Sanırım bu alan üzerinde öğrenmeye devam etme sebebim; astrolojinin sonsuz olması, bilgilerin hiç tükenmemesi.
Astrolojiye yönelmenizde etkili olan bir kırılma anı ya da özel bir olay var mıydı?
- Hayır yoktu. Bence sanılanın aksine, çoğu insan da böyle bir ana gerek duymuyor. Hobiyi işe dönüştürme şekli benimki. Yalnız spesifik bir an söylemek gerekirse, tercih ettiğim ikinci üniversiteye de ilgimin kaybolması sonucu ilgimin tek kaybolmadığı alan olan astroloji ile ilgili eğitim almaya başladım, sene 2019-20 civarı.
Doğum haritası analizleri yaparken en çok hangi öğeye odaklanıyorsunuz? Yükselen burç mu, Ay burcu mu, başka bir gösterge mi?
- Yükselenimizin bu kadar merak konusu olması kesinlikle tesadüf değil. Doğduğumuz saate göre bir burçta yükselerek gözlerimizi açıyoruz dünyaya. Bu burç, dış görünüşümüzden tutun da insanlarda bıraktığımız ilk izlenime kadar dış dünyanın bizimle ilgili her şey hakkında önyargılara varmasını anlatır; nam-ı diğer “Birinci Ev”. Ay ise duygulardır, hissiyattır, annedir. Nasıl bir anneyle büyüdüğümüz, nasıl bir anne olacağımız, ruhumuzu ne doyurur, duygularımızı nasıl ifade ederiz ya da edebilir miyiz gibi soruların cevabını Ay’da buluruz. Bu iki konum da bizi kişi hakkında derinlere götürebilir. Ancak Güneş olmadan olmaz, asıl kahramanımız odur. Gelelim sorunun cevabına: odağımın merkezi diyemem ama beni etkileyen ve bazen yaralayan o cevap “Chiron”. Kendimize bile ifade etmekte güçlük çektiğimiz, belki hiç iç hesaplaşması yapamadığımız birçok konu bu asteroitte saklıdır. Senin en büyük korkun ne? Aşamadığın şey ne? Hayatını şimdi bile etkileyen o travman nedir? Sen nasıl bir yaralanışın eserisin? Kulağa korkunç gelen her sorunun cevabını alırız buradan ve yaralarını öğrendiğim her danışanımla biraz daha yakınlaşırız.
Günümüzde astrolojiye olan ilginin artmasını neye bağlıyorsunuz? Sizce insanlar neden bu alana yöneliyor?
- Uranüs Kova nesliyiz. Kova’nın arketiplerinden biri de astrolojidir. Biz meraklı uzay çocuklarıyız; sebep bu.
Astrolojiyi bilimsel bir disiplin olarak görenler de var, eleştirenler de. Bu konudaki düşünceleriniz neler?
- Bu konu hakkında fazla bilgi sahibi olmamakla birlikte astrolojiyi bilim dalı olarak görmediğimi söyleyebilirim. Astroloji ilimdir.
Modern astroloji ile klasik astroloji arasında nasıl bir fark görüyorsunuz? Hangisine daha yakınsınız?
- Klasik astroloji daha kader odaklıdır, modern astroloji ise daha gerçekçi. Kişilik analizleri, psikolojik durumlar daha çok ilgimi çekiyor açıkçası. Bunun yanında kullanılan ev sistemi ve artı olarak eklenen bazı gezegen ve asteroitler (Uranüs, Neptün, Plüton, Ceres, Juno, Chiron vs) bence astrolojiyi daha ilgi çekici kılıyor.
Danışanlarınızla yaptığınız çalışmalarda en çok karşılaştığınız sorular veya konular hangileri oluyor?
- Tabii ki aşk. Genelde insanlar sorularının cevabını doğum haritalarında bulmayı umar. Bu cevapsızlık durumu başta aşk ve ilişkiler olmak üzere meslek seçimleri, kariyer planlaması ve tekrar eden durumların içerisinden nasıl çıkabilecekleri üzerine oluyor. Daha spesifik olarak; diyet, bakım, ameliyat, evlilik gibi günlerin en uygun tarihlerini almak istediklerinde de yolları astrolojiye düşüyor.
Kendi haritanızda sizi en çok etkileyen ya da hayatınıza yön veren gezegen ya da yerleşim nedir?
- Hiçbir konum için hayatıma yön veriyor diyemem, ben astrolojiyi sıkıştığım noktada rehber olarak kullanmaktan yanayım. Ancak beni iyi kötü etkileyen bazı bariz konumlarım var. Chiron Yay üniversite ve yurt dışı ile ilgili aksaklıkları temsil eder, şu an üçüncü üniversitemdeyim (hayır hiçbiri bitmedi) ve Erasmus’a gidebilecekken kendi sorumsuzluğum sebebiyle kaçırdım. Ay İkizler bana asla doymak bilmeyen bilgi açlığı getirdi; 12. Evde olması ise gizli kadın düşmanlığı maalesef. Yine de Yengeç ile dolu haritamda kendisine çok şey borçluyum. Yükselenimin üzerindeki Venüs ve Sirius’u şansım sayarım; yüz ve baht güzelliği getirir. Kısaca bunlardan bahsedebilirim.
Astrolojiyi sadece bireysel analizlerde değil, toplumsal olaylar ya da ülke gündeminde de kullanıyor musunuz?
- Kullanılıyor ve çok da nokta atışı çıkıyor ancak ben kullanmıyorum. Özel bir sebebi yok yalnızca ilgi alanım değil.
Son olarak, astrolojiyle ilgilenen yeni başlayanlara ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz?
- Olabildiğince çok harita görün, okuyun. Başlarda arketipler akılda kalmıyor, olayları birbiriyle ilişkilendirmek de zor olabiliyor. Zaten merakınız da varsa, zamanla taşlar yerine oturuyor. Ben danışmanlık vermeye başladığımda kendime hiç güvenmiyordum, yetersiz hissediyordum. Şimdi kendime güveniyorum ancak hala yetersiz hissediyorum. Astroloji derya deniz, bizler su damlası kadar kalıyoruz. Yine de her geçen gün yeni bilgiler edinmek, farklı hayatları okuyabilmek insana spiritüel bir yerden iyi geliyor.
Astrolojiyi bir rehberlik aracı olarak gören ve her yeni haritayla farklı hayatlara dokunan Sultan Erva Özusta, bu alanın derinliğini saygıyla karşılayanlardan. Bilginin sınırsızlığına duyduğu hayranlık, onu öğrenmeye ve paylaşmaya teşvik ediyor. Astrolojiye yeni adım atanlara ise tavsiyesi net: bol bol harita okuyun, sabırlı olun ve zamanla sezgilerinize güvenmeyi öğrenin. Çünkü gökyüzü, her zaman yeni bir şey fısıldar.
Röportaj: Cavit Yoldaş

Ünlü Zenne Sanatçıları ‘Kime Ne Club’da Bir Araya Geldi!

Emre Aşık: “Enerjimi insanların ilgisinden alıyorum”

Ünlüler Ciğeristan’da can ciğer oldular

Caner Değirmenci’den yeni klip: ‘Zamansız Gidişin’

İzmir’in Deli Kızı DJ Filiz, Eğlence Dünyasına Yeni Bir Soluk Getiriyor!

Zenne Emre Aşık, Yurtdışında Sahne Almaya Hazırlanıyor